2018 senesinin Eylül ayıydı Ege’nin küçük bir sahil kasabası olan Foça’nın bu şirin köyünde hayallerimizin ilk tohumunu attığımızda. 5 dönüm bir arazimiz vardı ve hayallerimizin sınırı yoktu. Önce 1 odası olan küçük bir konteyner koyduk ve her hafta sonu gelir gider olduk. Ne yapıp edip şehirdeki hayatımız bırakıp burada bir hayat kuracaktık, kafamıza koymuştuk.

Üzerinden 1 sene bile geçmemişti ki mayıs ayında ailemizin büyüyeceği haberini aldık. Bebeklerimiz olacaktı, hem de bir değil iki tane. Hamilelik süresinde mümkün olduğunca köyümüze gittik. Bebişler kendi ekip büyüttüğümüz ilaçsız sebzeler ile, kümesimizden aldığımız yumurtalar ile beslendiler daha karnımdalarken. Sonra Ege ve Ceyhan dünyaya geldi ve 4 aylıklarken Korona virüs hayatımıza girdi. Tüm insanlık gibi bizi de derinden etkiledi. Sevdiklerimizden uzak, evimizin duvarlarının arasına hapis olmuştuk. Görebildiğimiz ağaçlar oturduğumuz sitenin ağaçları, çıkabildiğimiz bahçe sitenin bahçesi olmuştu.

İşte 2020 Haziran ayında, pandeminin tam ortasında karar verdik, hayallerimizi daha fazla ertelememeye. 2018’den beri gittiğimiz arazinin yanındaki arazi satılıktı. Hızlı karar verdik ve şehirdeki evimizi satarak bu araziyi aldık. 2021 senesinin başında ise hayallerimizdeki evin inşaatına başladık. Evimizin temeli atılırken Ege ve Ceyhan’da ilk adımlarını atıyorlardı. Derken zaman geçti, evimiz tamamlandı, Ege ve Ceyhan 1.5 yaşına geldiler ve biz 2018’den beri hayalini kurduğumuz bu arazide hayalini kurduğumuz evimize Eylül 2021’de taşındık.

Gökler Çiftliği’nin temelleri aslında 2018 senesinde atılmıştı fakat ne zamanki biz evimize taşındık işte o zaman kurulmuş oldu Gökler Çiftliği.